Okul Müdüründen

Geçen günlerde bir velim ile sohbet etme imkânı bulduk. Üç, altı, dokuz yaşlarında çocukları bulunan velim çocuklarından yana o kadar dertliydi ki, durumuna üzülmemek mümkün değildi.

Çocuklarının hiçbir sorumluluklarını yerine getirmediklerini, odalarını, yataklarını ve oyuncaklarını toplamadıklarını, sofra kurarken kendisine yardımcı olmadıklarını, çıkardıkları pijamalarını ve çoraplarını bile ortalığa attıklarını, derslerini kendileri ısrarla söylemedikleri sürece yapma gereği duymadıklarını, eşyalarını fazlasıyla hor kullandıklarını ve daha neler neler…

Velimin bu serzenişlerini dinlediğim zaman anladım ki çocuklarda sorumluluk bilinci maalesef yeterli düzeyde oluşmamış.

Her ebeveynin hayali özgüveni yüksek, ayakları üstünde durmasını bilen, sorumluluk sahibi ve başarılı bir çocuk yetiştirmektir. Çocuk eğitimi titizlikle üstünde durulması gereken bir konudur ve bu eğitim süresince ebeveynin davranışları çok önemlidir.

Yaşamın ilk yıllarından itibaren sorumluluk duygusu çocuklara mutlaka kazandırılmalıdır ve bu işin en baş aktörü ise anne ile babadır. Çocuk sorumluluğu ilk önce ailesinden daha sonrasında ise sosyal çevresinden öğrenir. Bazı çocuklar yapı itibariyle yani karakter olarak sorumluluk bilinci kazanmaya daha yatkındır. Bazı çocuklarda ise bu bilinci oluşturmak zannedildiği kadar kolay olmayabiliyor.

Kendine ait sorumlulukları yerine getirmeyen bir anne veya babanın çocuğundan bu davranışı göstermesini beklemesi elbette ki düşünülemez. O yüzden ebeveyn olarak öncelikle kendi üstümüze düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz diye düşünüyorum.

Sorumluluk bilincine sahip olan çocuklara baktığımızda;

*Kendilerine verilen görevi yerine getirmek için çaba gösterirler.

*Başkalarının haklarına, düşüncelerine, duygularına karşı saygılıdırlar.

*Sınırlarını bilirler, seviyelidirler, kurallara uymakta zorlanmazlar.

*Hatalarının farkına varırlar, gerektiğinde özür dilemesini bilirler. Kendi hatalarını başkalarına yüklemez, suçlayıcı davranmazlar.

*Kendi görevlerini kendileri yapar, işlerini başkalarının yapmasını beklemezler.

Sorumluluk bilinci kazanamamış çocuklar ise;

*Kendilerine verilen görevi yük olarak görürler ve yapmamak için türlü bahaneler ileri sürerler.

*Başkalarının haklarına, duygularına, sınırlarına saygı göstermezler.

*Sosyal hayatlarında ve çevrelerinde uyumsuzdurlar, kurallara uymak istemezler.

*Hata yaptıkları zaman sürekli başkalarını suçlayarak hatalarını kabul etmezler.

*Kendi yapmaları gereken işleri başkalarının yapmasını beklerler.

Buradaki en önemli soru ise çocuğa sorumluluk bilincini nasıl kazandırmalıyız?

*Öncelikle çocuğunuza yaşına ve gelişim düzeyine uygun küçük küçük sorumluluklar verin. Odasını toplaması, elbiselerini katlayarak dolabına yerleştirmesi, yemek sofrası kurulurken veya kaldırılırken yardımcı olması vb.

*Çocuğa rol model olunuz. Çocuklar iyi birer gözlemcidirler. Sizin sorumluluklarınızı yerine getirdiğinizi gördüğü zaman kendisi de üstüne düşen sorumluluklarını yapmakta zorlanmayacaktır. Unutmayınız ki çocuklar söylediklerinize değil yaptıklarınıza bakarlar.

*Hiçbir zaman zorlayıcı ve üzücü olmayın. Çocuğunuzun karakter özelliklerini iyi tanıdığınız zaman ona ne tür sorumluluklar vereceğinizi daha iyi anlayabilirsiniz. Asla çocuğunuzun gelişim düzeyinin ve yaşının üstünde, başarısızlığa uğrayacağı sorumluluklar vermeyin. (Mesela küçük kardeşinin sorumluluğunu diğer çocuğunuza yüklemeniz doğru bir durum olmayacaktır.) Bu durum çocuğun kendini işe yaramaz ve başarısız hissetmesine sebep olacağı için sonra ki zaman dilimlerinde sorumluluk almaktan kaçınmasına sebep olacaktır.

*Aşırı beklenti içine girmeyin. Sorumluluğun bir anda kazanılacak bir davranış olmadığını düşünecek olursak acele etmeden sabırlı olmak gerekir.

*Çocuğunuzun yerine getirdiği küçük veya büyük her sorumluluk davranışı için teşekkür edin, sarılın, sevdiğinizi hissettirin. Minik sürprizler yaparak çocuğu yüreklendirin.

Özgüveni yüksek, karakteri sağlam, sorumluluk sahibi çocuklar yetiştirmeniz dileğiyle.