Okul Müdüründen

Günlük hayatımız içinde yaşadığımız sevinç, öfke, üzüntü, şaşkınlık gibi olağan duygularımız ne kadar normal ise dozu kaçırılmadığı sürece kıskançlık duygusu da o kadar normal olan bir duygu durumudur. Fakat çevresine ve yöneltilen kişiye zarar verecek derecede olan bir kıskançlık problem göstergesidir.

Kardeş kıskançlığı okul öncesi dönemde en fazla 2-4 yaşları arasında yoğundur ve özellikle de ailenin ilk çocuğunda görülme riski daha fazladır. Annesinin ve babasının yoğun ilgi ve sevgisini, dünyaya gelen kardeşi ile bir anda kaybeden çocuk büyük bir duygusal karmaşa yaşayabilir.

Bu dönemde ebeveynlerin gerçekten de çok dikkatli ve temkinli davranmaları kıskançlık sorununun daha fazla derinleşmeden çözülmesinde en birincil etkendir. Çünkü önü alınamayan ve çocuğun ruhsal dünyasını alt üst ederek benliğine yerleşiveren kıskançlık duygusu ileride tamiri zor, olumsuz durumlar ortaya çıkarabilir ve bunun sonucunda istenmeyen olaylar yaşanabilir.

Eğer ailenize yeni katılan bebeğinizden sonra büyük çocuğunuz sürekli olarak sizinle uyumak istiyorsa, en küçük bir söz yada davranış karşısında hırçınlaşıp, agresif davranışlar sergiliyorsa, sık sık öfke ve ağlama nöbetleri geçiriyorsa, bebeksi davranışlar gösteriyorsa, tekrardan altını ıslatmaya başlamışsa, evet kıskançlık duygusunun yoğun olarak yaşandığını söyleyebiliriz.

Lütfen, hemen paniğe kapılmayınız. Aslında çocuğunuz bu olumsuz davranışlarıyla yeni bir kardeşi olsa bile sizin ilginize, sevginize ve şefkatinize halen ne kadar muhtaç olduğunu anlatmak istiyor.

Peki, bu olumsuz kıskançlık duygusunu nasıl önleyebiliriz? Tabi ki burada anne ve babalara çok iş düşüyor.

*Çocuğunuzu, kardeşi doğmadan önce bu duruma hazırlamalı ve hayatınıza girecek olan kardeşi hakkında bilgilendirmelisiniz. Doğum sonrası için hayatınızda ne tür değişiklikler olacağı hakkında minik konuşmalar yapmalısınız.

*Çocuğunuzun ve kardeşinin, sizin için ne kadar değerli olduklarını hissettirmeli bu konuda çocuğun anlayabileceği şekilde güzel konuşmalar yapmalısınız.

*Kardeşi doğduğunda, abartmamak şartıyla büyük çocuğa yapabileceği ufak sorumluluklar vererek onu kardeşinin bakımına ortak edip bu süreci eğlenceli bir hale getirebilirsiniz. (Bebeğin bezini getirme, biberonunu tutma, beşiğini sallama vb.)

*Verdiğiniz görevi yerine getirdiği zaman çocuğa övgü dolu güzel sözler söyleyebilirsiniz.(Aferin benim kızıma, kardeşin ile ne kadar da güzel ilgileniyorsun, aferin benim oğluma kardeşine ne güzel de abilik yapıyorsun vb.)

*Asla ama asla çocuklarınız arasında maddi veya manevi ayırım yapmamalısınız.

*Çocuğunuzu hayatının hiçbir döneminde ne kardeşiyle ne de başka çocuklarla kıyaslamayınız. Bu durum çocuğunuzun psikolojisini alt üst edeceği gibi, başka insanlara karşı da olumsuz duygular beslemesine ve özgüvenini, öz saygısını kaybetmesine sebep olacaktır. Unutulmamalıdır ki her çocuğun gelişim süreci farklı hızdadır.

*Gözetiminizde olmasına dikkat ederek kardeşine dokunmasına, sevmesine ve oynamasına fırsat vermelisiniz.

*Çocuğunuzu sürekli maddi ödüller ile ödüllendirmemelisiniz.

*Çocuğunuza karşı emrivaki cümleler kullanmak yerine yaptırmak istediğiniz işi nezaket cümleleri kullanarak yaptırmalısınız. Emin olunuz ki bu tavrınız daha etkili olacaktır.

*Büyük çocuğun yanında, küçük kardeşi yüzünde çok yorulduğunuzu, üzüldüğünüzü, uykusuz kaldığınızı ifade etmeyiniz. Çocuğun kafasında “Annem, kardeşim yüzünden uyuyamıyor, yoruluyor ve üzülüyor. Keşke kardeşim hiç olmasaydı vb.” şekilde olumsuz bir duruma dönüşebilir.

*Anne ve baba işbölümü yapmalıdır. Anne küçük bebeği ile ilgilenirken büyük çocuk ile baba en iyi şekilde ilgilenmeli ve daha önce çocuğun annesiyle birlikte yaptığı rutin işleri baba üstlenmelidir.(Parka gitme, alışveriş yapma, sinemaya ve tiyatroya gitme vb.)

*Çocuğunuza yaşının üstünde sorumluluklar vererek “Sen artık abla veya abi oldun” denilmemeli, onun halen ilginize ve sevginize muhtaç bir çocuk olduğu unutulmamalıdır.

*Çocuğunuza hiçbir zaman kardeşini sevmek zorunda olduğunu söylemeyiniz. Bu durum ters tepecektir.

*Çocuk, kardeşini kıskandığı için ayıplanmamalı, yargılanmamalı, cezalandırılmamalıdır. Bu tür davranışlar, durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale getirecektir.

*Çocuğunuza, kardeşinin daha çok küçük olduğunu ve yaşaması için sizin bakımınıza fazlasıyla muhtaç olduğunu olumlu cümleler kurarak anlatmalısınız.

*Çocuğunuz, kardeşine fiziksel veya sözel bir şiddet gösterdiyse olaya aşırı tepki göstermeden net bir şekilde uyarmalısınız. Fakat uyarıda bulunurken kesinlikle yıkıcı, sert bir tutum göstermeyiniz.

Son olarak şunu ifade etmek isterim ki, eğer çocuğunuz yaşadığı bu kıskançlık duygusuyla başa çıkamıyorsa mutlaka bir çocuk psikoloğu ile görüşmelisiniz.

Unutmayınız ki kardeşler arasında öfkelenmeler, kızgınlıklar, kırgınlıklar yaşanabilir. Lütfen başa çıkabilecekleri sorunlar karşısında ebeveynler olarak kardeşlerin arasına girmeyiniz. Sonuçta onlar kardeşler ve birbirlerini her zaman için sevgiyle kucaklamaya hazırlar.

Çocuklarınızı sevdiğinizi ve onları önemsediğinizi mutlaka hissettiriniz.